Almanya, Moskova’nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru hattı üzerinden gaz akışını durdurma kararının tetiklediği sarmal bir enerji kriziyle karşı karşıya bulunuyor…
Uluslararası Para Fonu (IMF) Birinci Başkan Yardımcısı Gita Gopinath, yaşanan enerji krizi nedeniyle bu kışın Almanya için oldukça zor geçeceğini söyledi.
Alman Handelsblatt gazetesine röportaj veren Gopinath, Avrupa’nın en büyük ekonomisine sahip Almanya’nın bir süre enerji kriziyle mücadele etmek zorunda kalacağını belirtti.
Gopinath, enerji krizinin yakın zamanda ortadan kalkmayacağını, Almanya’nın buna hazırlanması gerektiğini vurgulayarak, “Bu kış zor olacak ancak 2023 kışı daha da kötü olabilir.” dedi.
“Almanya’nın güvenilir olan enerji kaynaklarına ihtiyacı var”
AA’nın haberine göre; ülkede yenilenebilir enerjinin yaygınlaşmasının önemli ölçüde hızlandırılması gerektiğini belirten Gopinath, “Almanya’nın diğer ülkelerden güvenilir olan enerji kaynaklarına ihtiyacı var. Federal hükümet her ikisi üzerinde de çalışıyor ve bu gerekli.” ifadelerini kullandı.
“Enerji ihracatçısı olarak ABD artan fiyatlardan yararlanıyor”
ABD’de çekirdek enflasyonun çok inatçı olduğunu belirten Gopinath, Fed’in para politikasını sıkılaştırması gerektiğini, aksi takdirde güvenilirliğini kaybedebileceğini vurguladı.
Gopinath, Fed’in enflasyonla mücadele için faiz oranlarını önemli ölçüde artırırken, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz artırımı konusunda çok daha temkinli davranmasına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“Fed ve ECB’nin farklı yaklaşımlarının nedenleri var. Enerji ihracatçısı olarak ABD artan fiyatlardan yararlanıyor. Euro ülkeleri ise ithalatçı. Bu yüzden artan enerji fiyatları burada ekonomik büyümeyi engelliyor. ECB bunu dikkate alıyor. Euro Bölgesi’ndeki büyüme önemli ölçüde zayıflayacak, önümüzdeki yıl için sadece yüzde 0,5 büyüme bekliyoruz. Bunun enflasyonist baskıları düşürmesi gerekir. Yine de ECB’nin para politikasını yıl sonuna kadar normalleştirmesi ve ardından gelecek yıl sıkılaştırması doğru olur.”
IMF, 11 Ekim’de, Almanya’nın 2022 yılı büyüme tahminini yüzde 1,2’den yüzde 1,5’e çıkarırken, ülkenin gelecek yıl ise yüzde 0,3 daralacağı öngörüsünde bulunmuştu.